16 Ocak 2025 Perşembe
Sosyal medyada yer alan yazısı nedeniyle yargılanan Basın Emekçileri Sendikası Başkanı gazeteci, yazar Ali Kişmir’in davası, savunmanın “Anayasa Mahkemesi’ne havale” talebinde bulunduğu bugünkü duruşmanın ardından 20 Ocak’a ertelendi.
Lefkoşa Kaza Mahkemesi Yargıcı Zehra Yalkut Bilgeç huzurunda görüşülen davanın bugünkü duruşmasında iddia makamı Başsavcılık adına savcı Hasan Boşnak yer aldı. 10 yıl hapis istemiyle yargılanan Kişmir’i davada Kıbrıs Türk Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı temsil etti.
Esendağlı, davanın Anayasa Mahkemesi’ne havale edilmesini talep etti, savcılık ise talebe itiraz etmedi.
– Avukat açıklaması
Duruşmanın tamamlanmasının ardından Basın-Sen avukatı Cansu N. Nazlı, mahkemeler önünde açıklama yaptı.
Bugünkü ilk tahkikat duruşmasında davanın Anayasa’ya havale edilmesi yönünde savunma tarafından bir sözlü müracaat yapıldığını belirten Nazlı, Anayasa’ya havale müracaatının hangi maddeler üzerinden ve ne şekilde olduğuyla ilgili bilgi verdi.
Nazlı, davanın Anayasa’ya havale edilmesine ilişkin savunma talebine iddia makamının itirazı olmadığını belirtti. Mahkemenin Anayasa’ya havale talebini değerlendirmek için davayı 20 Ocak Pazartesi saat 14.00’e ertelediğini ifade eden Nazlı, “Mahkeme, davanın Anayasa’ya havale olup olmayacağı konusunda bir karar üretecek.” dedi.
Nazlı, talebin kabul edilmesi halinde sürecin Anayasa Mahkemesi üzerinden devam edeceğini belirtti.
-Kuleli
Avrupa Gazeteciler Federasyonu Başkan Vekili Mustafa Kuleli de federasyonun kıta genelinde 320 binden fazla gazeteciyi temsil ettiğini belirterek, “320 bin gazetecinin kalbi bugün burada atıyor. Ali Kişmir ve Kıbrıslı gazetecilerle dayanışma duygularını göstermek için buradayız.” dedi.
Bütün Avrupa ülkelerindeki meslektaşlarının bu davayı dikkatle takip ettiğini belirten Kuleli, sonunda basın özgürlüğünün kazanacağına yürekten inandıklarını ifade etti.
Basın Kartı Komisyonu, 101 sarı basın kartı yenileme başvurusunu onaylarken, 2 başvuruyu tüzüğe uygun olmaması nedeniyle reddetti.
Komisyondan verilen bilgiye göre, toplanan komisyon Aralık 2024 dönemi başvurularını değerlendirdi. 101 kişinin sarı basın kartı yenileme başvurusu onaylanırken, 2 başvuru tüzüğe uygun olmaması nedeniyle kabul edilmedi.
Sürekli Basın Kartı başvurularında 25 kişinin başvurusu onaylanırken, 3 başvuruya sarı basın kartı verildi. 1 başvuru tüzük gereği reddedildi.
İlk kez başvuran gazetecilerden 17’sine sarı basın kartı verilmesi onaylanırken, 5 müracaat tüzük nedeniyle kabul edilmedi.
2025 yılında Sarı Basın Kartı için 250 TL, Sürekli Basın Kartı için ise 500 TL ödemek gerekiyor. Basın kartı kordonu da 200 TL’den satılacak.
Sarı Basın Kartı ve Sürekli Basın Kartı sahipleri www.basinkarti.org resmi web sitesinde güncellenmiş olarak yayımlandı.
Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası (Tıp-İş), hastanelerde çok önemli sorunlar ve eksiklikler olduğuna dikkat çekti; bu sorunlarla eksikliklerin giderilmesi için derhal adım atılmasını istedi.
Ameliyathane sayısının yetersiz olduğunu ve gelişen tıp teknolojisinin sağladığı imkânların binaya yansıtılamadığını belirten Tıp-İş, artan nüfus ile hasta sayısı nedeniyle yeni ameliyat odalarına ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.
Tıp-İş anestezi uzmanı, ameliyathane hemşiresi, anestezi teknisyeni ve ameliyathane personeli sıkıntısı da yaşandığına işaret ederek ameliyathanelerdeki hekim, hemşire, teknisyen ve personel eksikliğinin ivedilikle giderilmesi gerektiğini söyledi.
Tıp-İş, Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi önünde, “Ameliyathanelerdeki eksiklikler, hasta ve cerrahi güvenliği” ile ilgili basın açıklaması yaptı.
-“Ameliyathanelerde çok önemli sorunlar var”
Tıp-İş Yönetim Kurulu adına konuşan Sendika Başkanı Dr. Özlem Gürkut, “Ülkemizin üçüncü basamakta sağlık hizmeti veren tek hastanesi olan Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi (BNDH) ameliyathanelerinde, en özellikli, büyük ameliyatlar dahil yüzlerce ameliyat yapılmaktadır.” diyerek, ameliyathanelerde çok önemli sorunlar olduğuna dikkat çekti.
-“Halk sağlığını ön planda tutan, kamusal sağlık hizmetlerine dayalı sağlık politikaları geliştirilmeli”
Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde kalp-damar, beyin cerrahisi, çocuk cerrahisi, organ nakilleri gibi önemli ameliyatlar gerçekleştirildiğini ve yıllık 6 bin ile 7 bin arasında ameliyat yapıldığını belirten Gürkut, hükümeti halk sağlığını ön planda tutan, kamusal sağlık hizmetlerine dayalı sağlık politikaları geliştirmeye ve planlamalar yapmaya çağırdı.
Gürkut, yaşanacak her türlü olumsuzluktan Sağlık Bakanlığı ve hükümetin sorumlu olacağını ve gelişmeleri takip edeceklerini de sözlerine ekledi.
-“Ayda 6 nöbet tutan anestezi uzmanları, nöbetten sonra normal mesaiye devam ediyor”
Hastanede görev yapan 11 anestezi uzmanının, ameliyatların yanı sıra birçok görevi yerine getirdiğini belirten Gürkut, bu uzmanların 24 saatlik nöbetlerin ardından normal mesaiye ve ameliyatlara devam ederek, hizmetlerin kesintisiz bir şekilde yürütülmesini sağladıklarını ifade etti.
“Bu durumun, yıllardır gerekli planlama ve teşviklerin yapılmaması, değişen ve giderek zorlaşan çalışma şartları, artan iş yükü ve özlük haklarındaki gerilemeler nedeni ile kamu hastanelerinde çalışacak hekim bulunamaması ile yakın ilgisi vardır.” diye konuşan Gürkut, bunun sürdürülebilir olmadığını ve derhal çare üretilmesi gerektiğini dile getirdi.
Hastane binasının 50 yıl önce inşa edildiğini ve günümüz ihtiyaçlarına cevap veremez halde olduğunu kaydeden Gürkut, sözlerine şöyle devam etti:
-“Hastane genelinde de ameliyathanelerde de radyasyon maruziyetini ölçen cihaz yok”
“Ameliyat oda sayısı ihtiyaca yetmediği gibi, gelişen tıp teknolojisinin sağladığı imkânların binaya yansıtılması da mümkün olamadı. Tıbbi cihaz ve malzemeleri usulüne uygun depolayacak alanlar kısıtlıdır. Bazı ameliyatlar sırasında skopi denilen ve radyasyon ile çalışan aletlere ihtiyaç duyuluyor. Hastanelerimizin genelinde olduğu gibi ameliyathanelerde de radyasyon maruziyetini ölçen cihazlar yoktur, radyasyon güvenliği gerektiği şekilde sağlanamadı.”
Ameliyatlar sırasında kullanılan anestezik gazlardan açığa çıkanları ortamdan uzaklaştıracak sistem olmadığını da dile getiren Gürkut, bunun tüm mesaisini ameliyathane ortamında geçiren çalışanların iş güvenliğini tehdit ettiğini söyledi.
-“Ameliyathanelerdeki hekim, hemşire, teknisyen ve personel eksikliği giderilmeli”
Artan nüfus ve hasta sayısı nedeniyle yeni ameliyat odalarına ihtiyaç duyulduğunu belirten Gürkut, Acil Durum Hastanesi’nin devreye sokularak bu ihtiyacın karşılanmaya çalışıldığını ancak hastanede iki ayrı birimde yapılan ameliyatların, uzman hekimler ve sağlık personelinin verimliliğini olumsuz yönde etkilediğini vurguladı.
Gürkut, sağlık hizmetinin artan nüfusa yeterli şekilde verilebilmesine yönelik, veriye dayalı, gerçekçi planlamalar yapılmadığından bugün sadece anestezi uzmanı değil, ameliyathane hemşiresi, anestezi teknisyeni ve ameliyathane personeli sıkıntısı da yaşandığını dile getirdi. Gürkut, ameliyat öncesinde, sırasında ve sonrasın hasta ile ilgilenen ve gerekli cihazları taşımakla görevli personelin 5 olması gerekirken 2 olduğu bilgisini de verdi.
Gürkut, “Beş kişinin yapması gereken iş, iki kişi ile yürütülmeye çalışılmaktadır. Üstelik mevcut personel 24 saat on-call görevini de yürüterek acil ameliyatların alınması durumunda ameliyathaneye çağrılıp hizmet vermekte ve ertesi gün de işine devam etmektedir.” dedi.
“Aksayan iş akışı, geciken ameliyatlar, sağlanamayan hasta güvenliği”
Açıklamasında, “Aksayan iş akışı, geciken ameliyatlar, sağlanamayan hasta güvenliği her geçen gün büyüyen bir problem olarak karşımızda duruyor. Bu durum sürdürülebilir olmadığı gibi hasta güvenliği açısından da doğru bir yaklaşım değil” ifadelerine yer veren Gürkut, ameliyat hemşiresi eksikliği nedeni ile ameliyat odalarının verimli kullanılamadığını ve zaman zaman ameliyatlar bekletildiğine dikkat çekti.
Gürkut, hastaların aylarca ameliyat günü beklediği bu dönemde, bunun kabul edilebilir olmadığı belirtti.
Gürkut, “Benzer şekilde anestezi teknisyeni sayıları da yeterli değil. Birimler arası yer değişiklikleri nedeni ile tecrübeli teknisyen sayısı azalmış, yeni gelen teknisyenlerin ise yeterli tecrübeye ulaşması için belli bir zamana ihtiyaç vardır.
Direk olarak hasta ve cerrahi güvenliğini ilgilendiren tüm bu hizmetlerin istenilen şekilde ve kalitede yapılmasının önemi ortadadır. Ameliyathanelerdeki hekim, hemşire, teknisyen ve personel eksikliği derhal giderilmeli.” dedi.
-Başhekimlikten talep edilen toplantı gerçekleşmemiş, sorunlar çözülmemiştir
Ülkenin sağlık altyapısının güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Gürkut, çağdaş ve gelişmiş tıbbi cihazlar ile olanakları içeren hastanelerin, yeterli alt yapıya sahip yeni ameliyathanelerin inşa edilmesinin elzem olduğunu belirtti.
Bu ihtiyaçların her geçen gün arttığını vurgulayan Gürkut, Başhekimlikten bir toplantı talep ettiklerini, ancak bu toplantının gerçekleşmediğini, bu sebeple de sorunların çözümüne yönelik adımlar atılamadığını söyledi.
Basın açıklaması için davet ve duyuru yaptıktan sonra, Başhekimliğin gece saatlerinde bir ameliyathane görevlisini ameliyathanelerde görevlendirdiğini öğrendiklerini belirten Gürkut, “Gönül isterdi ki hekimlerimiz ve hastalarımız beklerken bu sorunlara kalıcı çözümler bulsunlar ama gördüğünüz gibi sorun, bir personel görevlendirerek çözülecek durumda değil” ifadelerine yer verdi. Gürkut, acilen daha gelişmiş ve yetişmiş personeli olan ameliyathanelere ihtiyaç duyduklarına vurgu yaptı.
Cumhuriyet Meclisi eski milletvekillerinden Dr. Altan Yavuz 86 yaşında hayatını kaybetti.
Yavuz için yarın saat 10.00’da Cumhuriyet Meclisi’nde tören düzenlenecek. Altan Yavuz daha sonra Lefkoşa Kabristanlığı’nda defnedilecek.
-Dr. Altan Yavuz’un özgeçmişi
1939 yılında Limasol kazasının Yalova Köyü’nde doğan Yavuz, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra ihtisasını Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde tamamladı.
1968 yılında devlet hizmetine giren Yavuz, üç yıl görev yaptıktan sonra istifa ederek, özel çalışmaya başladı.
Kızılay Yönetim Kurulu Üyeliği, Jimnastik Federasyonu Asbaşkanlığı ve Ulusal Birlik Partisi’nin Lefkoşa İlçe Başkanlığı görevlerinde bulunan Altan Yavuz, 23 Haziran 1985 tarihinde yapılan genel seçimlerde Ulusal Birlik Partisi’nden milletvekili seçildi, 18 Mayıs 1990 tarihinde milletvekilliği sona erdi.
Evli olan Yavuz, dört çocuk babasıydı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Baf Ülkü Yurdu ile Binatlı arasında oynanan Cahit Çulluoğlu Anı Turnuvası’nı izledi.
Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Tatar, maç sonu yaptığı açıklamada merhum Cahit Çulluoğlu’nun Güzelyurt’ta yıllarca muhtarlık yaptığını belirterek, kendisini anmak ve adını yaşatmak amacıyla düzenlenen turnuvada bulunmaktan memnuniyet duyduğunu ifade etti.
Sporun dostluk, kardeşlik ve dayanışma olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, turnuvayı düzenleyenleri ve turnuvaya katılanları tebrik etti.
Oyunculara kupa ve madalyalarını takdim eden Tatar, merhum Cahit Çulluoğlu’nu saygıyla andı.